Cuma

Bugün de hiçbir şey yapmadan bitti.
Dün ve ondan önceki gün gibi.
Her şey çok güzel ve çok parlak, ama berrak değil. Sana aklım ve kalbim artık aynı şehirde derken sanırım kendime yalan söylemişim. Farkında değildim. Duruyorum öylece. Aynı ekrana saatlerce bakabilir, aynı satırları saatlerce izleyebilirim. Hiçbir şey anlamadan... Aynı yerde kıpırdamadan saatlerce oturabilirim. Tuhaf bir şey bu. Durağanlıktan öte, durdurulmuşluk. Tutsakmışım gibi ama gitgide daha çok içine çekildiğim bir tutsaklık bu, gitgide kabullendiğim. Zamanla ve mekanla ilgisi yok. Peki ya neyle ilgisi var? Bilmiyorum, sen biliyor musun? Sen zaten ben ne söylersem söyleyeyim kendi düşündüklerine inanırsın.
Duruyorum. Hiçbir şey yapmıyorum. Hiçbir şey yapmamak kadar bağımlılık yapan bir şey var mı? Günden güne hiçbir şey yapmamayı seviyorum. Ben onu sevdikçe o her şeyin yerini alıyor. Her şey anlamsızlaşıyor. Konuştuğum insanlar, okuduğum kitaplar... Her şey boş ve öylesine. Bir sınır var, o sınırı geçene kadar her şey anlamsız. O sınırı geçince olacak, ne olacaksa. Ne olacağını bilmiyorum ama merak ediyorum. Duracak duracak duracak ve bum! Bir anda patlayacak.
Sonra her şey çok başka olacak.
Hep inandığımız ve pek olmadığı gibi.

Bu işi sevmiyorum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder